Uzman eczacı ve aromaterapist Hülya Kayhan “Aromaterapi ile yaz sorunlarından korunmak ve yazın daha keyifli geçmesini sağlamak mümkün” diyor
Aromaterapi bitkiye kokusunu veren özlerden elde edilen ve “uçucu yağ” olarak adlandırılan sıvı maddelerin sağlığın geliştirilmesi amacıyla kullanılmasıdır. Bitkiler uçucu yağları günün belirli saatlerinde ve saldırı anı gibi belirli durumlarda hayatlarını devam ettirebilmek için çok az miktarda salgılar. Öyle ki 4 ton gülden sadece 1 kilo uçucu yağ elde edilebiliyor. Bu denli yoğun ve etkili olduğu için de uçucu yağlar tedavi amacıyla genellikle üç-dört damladan fazla kullanılmıyor. Tüm bu bilgileri uzman eczacı, aromaterapist ve Art de Huile markasının kurucusu Hülya Kayhan’dan öğrendim. Kayhan doğanın mucizesi olan aromaterapiyi yaz sorunlarını gidermede nasıl kullanabileceğimizi anlattı.
“Güneş lekelerini önlüyor”
- Cilt kanseri de dahil olmak üzere güneşin zararlı etkilerinden korunabilmek adına güneş koruyucular bu dönemin olmazsa olmazları. Hem UVA’dan hem de UVB’den 85 faktör koruyucu özelliği, Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde yapılan araştırmalarla ortaya konan tamanu yağı güneş koruyuculara doğal bir alternatif oluşturuyor. Güneşten dolayı gözlerimizi fazla kısmamız sonucu göz kenarlarında oluşan kırışıklıkların önlenmesi ve oluşmuş olanların tedavisinde de yararlanılan bu yağla özel bir karışım da yapmak mümkün. 3 yemek kaşığı tamanu yağına 1 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağı, 1 yemek kaşığı fındık yağı ve bunların içine 3 damla günlük yağı damlattığımızda oluşan karışımı sabah, akşam hem güneşten hem de güneşe bağlı oluşan kırışıklıklardan korunmak için kullanabilirsiniz.
- Hodan yağı hasar görmüş cilt hücrelerini yenileme özelliğine sahiptir. Bu nedenle güneş yanıklarının tedavisinde aromaterapide ilk seçenek olarak hodan yağı tercih edilir. 4 yemek kaşığı hodan yağının içine beş damla lavanta uçucu yağı damlatılarak hazırlanan karışımla hem yanıklarınızın hızla iyileşmesini hem de yanığa bağlı acı hissinizin azalmasını sağlayabilirsiniz.
- Bronzlaşmak için güneşin altında geçirdiğimiz saatler, yüzümüzde kalıcı lekelere yol açabiliyor. Lekelerin oluşmasını önlemek ve oluşmuş lekelerin açılması için de aromaterapiden yararlanmak mümkün. 2’şer yemek kaşığı jojoba yağı, avokado yağı, fındık yağı ve tamanu yağının içine 5 damla ıtır yağı, 4 damla palmarosa yağı ve 4 damla günlük yağı damlatılarak hazırlanan karışımın sabah ve akşam lekelere uygulanmasıyla güneşin ısı ve ışınlarıyla parçalayarak derinin altına ittiği zararlı maddeleri lenf sisteminden uzaklaştırabilirsiniz.
“Sağlıklı bronzlaşmak için biyolojik olarak korunun”
- Bronzlaşmak güneşin ultraviyole A ışını nedeniyle DNA hasarına bile yol açabilen sonuçları beraberinde getiriyor. Bu nedenle de uzmanlar özellikle 11.00-16.00 saatleri arasında dışarıya kesinlikle çıkmayın diye uyarıyor. Ancak hızlı bronzlaşmak isteyenler güneşin en yakıcı olduğu bu saatlerde güneşlenmek istiyor. İyi haber şu ki hem sağlığını korumak hem de bu riskli saatler dışında da hızlı bronzlaşmak için bir alternatif mevcut. 5 yemek kaşığı tamanu yağı, 2 yemek kaşığı fındık yağı,
3 yemek kaşığı kakao yağı ve 5 damla havuç çekirdeği yağıyla hazırlayacağınız karışım bu riskli saatler dışında bile hızla bronzlaşmanıza olanak tanıyacak. Bu karışım güneş ışınlarını bloke etmediği için hızla bronzlaşmayı sağlıyor, güneşin verdiği zararlı ışınların cilt tarafından emilmesini engelleyerek DNA hasarını ortadan kaldırıyor ve biyolojik korunmaya da katkı sağlıyor.
- Güneş, deniz, rüzgar ve havuz kimyasallarının etkisinden saçlarımız da nasibini alıyor. Saç uçlarının çok yoğun bir şekilde yıpranmasını engellemek ve yıpranmış saçları güçlendirmek için 4 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağına 2 yemek kaşığı tamanu yağı ve 6 damla ylang ylang uçucu yağı damlatarak hazırlayacağınız karışımdan akşamları yararlanabilirsiniz.
“Ter kokusuna karşı selvi ve limon uçucu yağı”
- Sıcakların yükselişiyle aşırı terleyen vücudumuzdan bakterilerimiz atılırken, o bakterilerin atıkları hoş olmayan ter kokusuna yol açıyor. Yazın kabusu halini alan ter kokularının önlenebilmesi için bir su bardağı lavanta veya gül suyuna 40’ar damla selvi ve limon uçucu yağı ekleyerek hazırladığımız karışımı sürerek, terde tekrar bakteri üremesini engelleyip ter kokusunu yok eden mis gibi bir kokuya kavuşmanız mümkün.
- Yazın havuz kenarlarında çıplak ayakla dolaşmak ve sıcakta terleyen ayaklar mantar oluşumuna daha yatkın hale geliyor. Mantar sorunu sizi de bulduysa bir leğene koyduğunuz bir litre suya 10 damla nioli, 10 damla palmarosa yağıyla (yağları bulamadıysanız 25 damla limon yağıyla) hazırladığınız suda ayaklarınızı her akşam iki dakika bekleterek mantardan, ayağın aşırı terlemesinden ve kokmasından kurtulursunuz.