Türkiye genelinde son 3 yıl içerisinde 5 bine yakın doktor ve eczacıya aromaterapi rğitimi veren Eczacı Hülya Kayhan, doğal aromaterapik ürünlerin sağlığın bir çok alanında kullanılmaya başlandığını ve tedavilerin iyi sonuçlar verdiğini söyledi.
Bitkilerin uçucu yağı kendisini zararlılardan korumak için veya arıları kendisine üreme amaçlı çekmek için kullandığını belirten Kayhan, ‘Bitki yaşamda kalabilmek için, üremek veya böcek ve zararlı bakterilerden korunmak için bu maddeyi salgılıyor. Aromaterapi de buradan doğuyor. Bitkiler en verimli ve en taze zamanlarında toplanıp distilasyon kazanlarına konuyor. Burada uçucu yağlar elde ediliyor. Örnek verecek olursak 4 ton gülden bir kilo yağ çıkıyor. Çok nadide, çok özel bu ürün bir bitkiye can veriyorsa, insana da aynı oranda değerli etkileri olacaktır’ dedi.
Kayhan, bitkilerle tedavi adı verilen Fitoterapinin mutlaka doktor veya eczacılar tarafından uygulanması gerektiğini söyledi. Bitkilere şifa verilirken hastaya zarar verilmemesi gerektiğini anlatan Kayhan, ‘Hastaya zarar verilmemesi için aramotarepi ve diğer fitoterapi uygulamaları doktor veya eczacılar tarafından yapılmalıdır’dedi.
Aktardan alınan Alıç Çayı ölümüne sebep oldu
Üç yıl önce şahit olduğu bir olayı anlatan Kayhan, ‘İstanbul’daki eczaneme gelen bir hasta kadın, aktardan Alıç Çayı alıp kullanacağını söyledi. Ben de kendisine, ‘Yüksek dozda kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsunuz, aynı etkiye sahip bu çayı kesinlikle kullanmamalısınız’ diyerek uyardım. Çayı içen kadının ayaklarında hematom ve iç kanama gelişti. Gittiği hastanede yapılan tüm tetkiklere rağmen hastalığının oluşum nedeni ortaya çıkartılamadı. Hasta kadın doktordan çekindiği gerekçesiyle Alıç Çayı içtiğini söylememiş. Hastaneden taburcu olan kadın daha sonra benim eczaneme geldi. Çok kötü durumdaydı.’O çayı içtin değil mi’ diye sorduğumda, ‘evet içtim ama hastanede bıraktım’ yanıtını verdi. Kadının birkaç gün sonra yaşamını yitirdiği haberini aldık,çok üzüldük. İngiltere, California, İspanya ve İtalya’da 1.5 yıl boyunca eğitim alıp bilgilerimi güncelledikten sonra bu işe girdim. Aromaterapi yolculuğumuz böyle başladı’ dedi.
İbn-i Sina’nın torunlarıyız
Türkiye’nin değişik illerinde eczacılara ve doktorlara Aromaterapi Eğitimleri veren Kayhan, çok sayıda eczacılık fakültesinde de eğitim ve seminerler gerçekleştirdi. Eğitimlerde aromaterapi ürünlerinin etki mekanizmasını, nasıl formüle edildiğini ve sonuçlarını anlattığını belirten Kayhan, ‘Biz İbn-i Sina’nın torunlarıyız. Sina’nın kitapları 1600 yıllarına kadar Fransa’da okutuldu. Sina tedavilerinde en çok bitkilerin yağlarını kullanmıştır. İbn-i Sina tarihte bitki yağları tedavisi konusundaki ilk yazılı eseri bırakmıştır. Distilasyon kazanını ilk çizen simyacıdır. Hala aynı teknik biraz modernize dilerek kullanılmaktadır’ dedi.
Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/saglikta-tibbi-aromaterapi-donemi-izmir-yerelhaber-2269319/