Aromaterapinin
Tarihçesi
Aromaterapi yeni bir konsept gibi
algılansa da Dioskorides tarafından antik çağda yazılmış farmasötik ve doğa
bilimi kitabı olan Materia Medica’da aromatik yağların tıbbi etkilerine yer
verilmiştir. Dioskorides hem hekim hem de botanik bilimcisidir. 1. yüzyılda
yayımlanan Materia Medica 1.kitapta, aromatik bitkisel yağlara, merhemlere,
reçinelere yer verilmiştir.
Artdehuile
- aromaterapi
Son yıllarda aromaterapi hızlı bir
ivmeyle alternatif tedaviler arasında en çok güvenilen ve uygulanan tedavi
yöntemi olarak büyük bir kullanıcı kitlesine ulaşmış ve populerite kazanmıştır.
Gerek uygulama kolaylığı, gerek etkinliği, gerekse toplumda doğal olana geri
dönme isteği sonucu son yıllarda yurt dışında aromaterapi uygulayıcıları çok
hızlı bir artış göstermiştir. Aromaterapinin son yıllarda yurt dışındaki
popularitesi göz önüne alınınca, ülkemizde de çok yakın bir gelecekte çok
yaygın olarak kullanılacağını tahmin etmek zor değil. Burada ufak bir parantez
açmak isterim; doğal ve bitki özlerinden geliyor olsa da, aromaterapiyi
uygulayan kişiler eğitim almış doktor ya da eczacıların dışındaki kişiler
olmamalıdır. Aromaterapide en önemli tedavi edici etkiler uçucu yağ özlerinden
gelir. Bu uçucu yağ özlerinin vücudun farklı sistemleriyle etkileşmesi sonucu
hem fiziksel hem duygusal birçok sıkıntıda geniş kullanım alanları vardır.
Aromaterapide kullanılan uçucu yağ
özlerinin koku merkezi üzerinden duygusal algımıza çok hızlı bir şekilde etki
ettikleri bilinmektedir. Uçucu yağ özleri içerdikleri sineol, linalol,
triterpen, monoterpen ve seskiterpen gibi doğal kimyasallar sayesinde çok yoğun
kokuludurlar. Zaten aromatik terapi adı başlıca bu içerdikleri yoğun koku
moleküllerinden gelir, tabiiki bu kimyasallar antiseptik, astrenjan, antiviral,
antibakteriyel etkileri dolayısıyla daha yoğun kullanılırlar. Ancak içerdikleri
yoğun koku molekülleri sayesinde ikincil görevleri de koku merkezi üzerinde
oluşturdukları etki sayesinde rahatlatıcı, sakinleştirici, bazen uyarıcı, bazen
de dikkat toplayıcı görevler yapmalarıdır.
Aromaterapinin
Fiziksel Etkileri:
Deriye direkt uygulanarak, masaj yaparak
ve son zamanlarda yoğun ilgi gören refleks sinir noktalarına bası yaparak
(refleksoloji) elde edilir.
Refleksoloji
Nedir?
Refleksolojide en yaygın uygulama; ayak
altı refleks noktalarına uygulanan ayak refleksolojisidir. Ama biz bugün daha
az uygulandığı düşünülse de El refleksolojisini tanıyacağız.
Refleksolojik
Aromaterapi Tam Olarak Nedir:
Refleks sinir noktalarını belirli
tekniklerle uyarmak ortaya elektro kimyasal mesajlar çıkarır. Bu mesajlar
nöronlar yardımı ile ilgili organı uyarır. Ayak ve el refleksolojisi, belli
noktaların manuel (elle) bası yaparak vücuttaki sinirlerin ve kan dolaşımının
uyarılmasıdır. Kısacası refleksoloji tekniğiyle uçucu yağ özlerinin
uygulanmasına refleksolojik aromaterapi adı verilir.
Stres kan dolaşımını yavaşlatır,
refleksoloji yavaşlayan bu kan dolaşımını hızlandırarak vücudun besin almasını
ve toksin atmasını sağlayan merkezleri harekete geçirir.
El içinde (avuç içi) bulunan refleks
noktalarına yapılan kontrollü ve yavaş basılar enerji akımı seyrini doğal
ritmine sokar. Düşü- nün ki tıkanmış bir su borusuna dışarıdan müdahale
ettiğinizde açıyorsunuz ve su boru içindeki seyrine devam ediyor. Stresli ve
yorgun vücutta da tıkanmış enerji merkezlerini uyararak, organlar arası akımın
doğal rutinine gelmesini sağlamak için aynı müdahaleyi yapıyoruz aslında. Kan
dolaşımının ve enerji akımının bloke olduğu yerlerde yerinde ve zamanında
yapılan bu tarz müdahaleler hayatımızı ne kadar yaşanabilir kılıcaktır bir
düşünün. Hepimizde oluyordur bazen elimizi, kolumuzu kaldıramayız; hiçbir
organik rahatsızlığımız da yoktur fakat sanki enerjimiz bütün hücrelerimizi
terk etmiştir. İşte böyle hissettiğimiz bir zamanda avuç içine 1-2 damla
biberiye ve nane yağı damlatıp baş parmağımızla ufak ufak daireler
yaptığımızda, maksimum 5 dakika sonra hem koku merkezimizin beynimize yaptığı
uyarı hem de el içindeki ve parmak uçlarındaki beyin boyun refleks noktalarına
yaptığımız basıya bağlı uyarılar daha iyi hissetmemizi sağlayabilir.
Aromatik el refloksolijisi aslında
ruhsal ve duygusal iniş çıkış- larda çok sıklıkla başvurabileceğimiz bir
tekniktir. Aromaterapatik uçucu yağ özlerinin, rahatlatıcı, uyarıcı,
dengeleyici etkileri ile refleksoloji birleştirilince seans sonunda hasta
öncelikle gevşeme ve rahatlama etkilerinden bahsetmiştir. Seansı takip eden
günlerde; kayıt altına alınmış bütün klinik çalışmalar gösteriyor ki bel,
boyun, baş ağrıları ve psikosomotik (çalışmalar en çok bu konularda yapılmış,
ref. pubmed, science direct) Ağrı kesiciler ve aromaterapi karşılaş-
tırıldığında, karşılaştırıldıkları ilaçlara oranla aromaterapinin etkileri daha
kısa sürede görülmüş ve daha uzun sürmüştür. Bu çalışmalardan cesaretle size el
refleksoloji noktalarından ve buralara hangi yağ- ları günlük sıkıntılarınızda
uygulayabileceğinizden bahsedeceğim.
El
Refleksoloji Noktaları
Aşağıdaki şemada da rahatlıkla görülüyor
ki; Baş, boyun, omurilik ve omuz parmaklarda kendilerine yansıma
bulmuşlardır. Bir diğer deyişle baş, boyun vb. refleks noktaları daha çok
parmak bölgesindedir. Bizlerin de gün içinde en çok müzdarip olduğumuz sıkıntıların
başında, baş ağrısı, boyun tutulması, boyun ve omuz ağrısı gelir. Çünkü stres
olduğumuzda omuriliğimizde çok yoğun bir baskı olur beyne giden bütün sinirler
boyu omurilik güzergahını kullanır, buradaki nöron trafiği çok yoğun olduğu
için boynumuz ve omuzlarımız kaskatı olur. Gidip güzel bir masaj yaptırabilsek
süper olur ama yaşadığımız hayatlar göz önünde bulundurulursa bu pekte mümkün
değil en azından her seferinde mümkün değil. Oysa evde şu üç aromatik uçucu
yağı bulundursak ve sadece birer damla damlatıp şemada gösterilen parmak
uçlarına ve baş parmağın üstünden giden bölgeye uygulasak ağrılarımızda azalma
görülebilir.
Nasıl
Uygulanır?
Sağ baş parmağımızla işaret parmağımızı
sol elimizdeki refleks noktalarının üzerinde tutup bastırıp öyle devam
edeceğiz, bir yanındaki noktaya aynen sıkı sıkı tutup bastırıp bırakacağız.
Bazen baş parmağımız olduğu yerde basılı iken hareket ettirmeden yuvarlak daire
şeklinde bastırabiliriz.
Hangi
Yağlar Kullanabilir?
Günlük (frankincence): Formüllerde en çok kullanılan yağ olmakla
birlikte, yüzyıllardır dini tö- renlerde mistik kokusundan dolayı tütsü veya
hava yayıcılarda kullanımıştır. Çok iyi bir ağrı kesicidir, az önce yukarıda
bahsettiğim klinik çalışma şu an piyasada bulunan ağrı kesicilerle Günlük
yağının karşılaştı- rılması olan bilimsel çalışmanın yayınıydı ve sonuç Günlük
yağı - double blind yapılan araştırmada- kullanılan ağrı kesiciden daha hızlı
ve uzun süreli etki göstermiştir. Evde sizde kendinize uygulayabilirsiniz.
Günlük yağını taşıyıcı bir yağda seyreltebilir veya 1-2 damlayı aşmamak
şartıyla seyreltmeden de uygulanabilir. Cildi tahriş etmez.
Greyfurt Yağı: Diğer bütün Limongiller (Citrus) familyasından
gelen uçucu yağlar gibi, greyfurt uçucu yağında da limonen, geraniol, linalol,
mircen bol miktarda bulunur. Limonen ve Mircen’den dolayı mis gibi kokar. Ve
sadece kokmakla kalmaz; bu iki kimyasaldan dolayı greyfurt yağını
kokladığımızda stimulan olarak beynimizdeki limbik merkezi uyarır ve merkezi
sinir sistemine uyarı göndererek, dikkatimizi toplamamızı sağlar ve daha
aktifleşiriz. Tembellik yapan okul çağı çocuklarımızın odasında hava
yayıcılarda kullanırsak hem konsantre olmalarını sağlayabiliriz hem de
dezenfektan özelliğinden dolayı virüs ve bakterileri uzaklaştırabiliriz.
Greyfurt yağını el refleksolojisiyle anksiyete ve stresin etkilerini azaltmak
için kullanabiliriz. Ayrıca greyfurt yağı lenfotik drenajda çok etkindir. Avuç
içine uygulandığında toksinlerin atılma hızını arttırarak detoks etkisi sağlar.
Limon, bergamot, neroli gibi Limonen
içeren diğer limongiller familyası mensubu uçucu yağlar da benzer etkilerinden
dolayı greyfurt yağı bulamadığımız zamanlarda yerine kullanabileceğimiz
yağlardır. Bunlara citrus yağları denir ve pratik uygulamada duygusal,
anksiyolitik ve strese karşı hazırlanan preperatlarda birbirlerine benzer
etkilerinden dolayı (sakinleştirici ve rahatlatıcı) birbirlerinin yerine çok
kullanılırlar.
Palmarosa: Bu yağa yalancı gül yağı da diyebiliriz. Gül ya-
ğında bulunan birçok kimyasal palmarosada da bulunur fakat gül yağından çok çok
daha ucuzdur.
Şimdi gelelim Palmarosa’nın faydalarına.
Ben her sabah kullanıyorum cildimde sivilce için (sebum salgısını neredeyse
tamamen kesiyor) fakat bahsetmek istediğim etkisi farklı. Palmarosa parmak
diplerine bası yaparak elin avuç içine uygulanır. Fakat uygulamadan önce
mutlaka seyreltmek gerekir; aynısefa yağına 5ml ye 5 damla şeklinde. İçerdiği
Geraniol’den dolayı aşırı yorgunluk -namı diğer- tükenmişlik sendromunda çok
etkin sonuçlar vermiştir. Şu aralar devam eden bazı klinik çalışmalar çok yakın
gelecekte Palmarosayı çok yaygın olarak ruhsal ve beyinsel dinginlik için
kullanabileceğimize işaret ediyor açıkçası.